Çocuklarda Disfazi, Özellikle konuşma gecikmesi ile kendini belli eden gelişimsel nedenli konuşma bozuklukları, çocukluk çağında sık karşılaşılan sorunlardan biridir. Konuşması normal gelişmiş çocuklarda, belli bir lezyona veya bilinen bir nedene bağlı olarak açığa çıkan dil sorunları ise edinsel disfazi başlığı altında toplanır. Çocukluk çağında daha çok kafa travması, enfeksiyon gibi nedenlere bağlı olarak gelişen ve sıklık açısından çocukluk çağında erişkin dönemine göre bir hayli az görülen edinsel disfazilerin klinik özellikleri, erişkin afazi sendromlarıyla (Broca tipi afazi, Wernicke tipi afazi gibi) fark ve benzerlikleri halen tartışmalıdır. Çok küçük yaşlarda, edinsel disfazinin çocukluk çağının gelişimsel afazileriyle (Çocuğun konuşmaya geç başlaması veya tam olarak konuşmayı öğrenememesi) karışması söz konusudur. Bu nedenle edinsel disfazi tanısı için çocukta dil yetisinin yeterince gelişmiş olduğundan emin olunması gerekir.

Çocuklarda afazinin yetişkinlere oranla daha hızlı ve tam olarak iyileştiği, çocuğun yaşı ne kadar küçükse düzelme şansının o kadar fazla olduğu belirtilmektedir. Edinsel disfazilerde motor afazi, mutizm ve spontan konuşmanın azalması başlıca temel klinik özellikler olarak sıralanmaktadır. Önceleri çocuklarda edinsel disfazi sendromlarının, erişkinlerde görülenlere pek benzemediği ve çocuklarda erişkinlere oranla Wernicke tipi disfazinin daha az görüldüğü bildirilmiştir.

Ancak son zamanlarda yapılan incelikli değerlendirmeler, Wernicke tipi disfazinin de çocuklarda seyrek olmadığını göstermektedir. Beynin dil organizasyonunu çok erken yaşta tamamladığına ilişkin deneysel ve klinik kanıtlar, çocuk ve erişkinde görülen benzerliklere sağlam bir temel oluşturmuştur. Ayrıca çocukluk çağında görülen afazinin seyrinin de önceden varsayıldığı gibi iyi olmadığı öne sürülmüştür. Edinsel epileptik afazi olarak da bilinen, çocuklarda epilepsi ve EEG anormallikleri ile olan Landau Kleffner sendromu sık rastlanmasa da ciddi sendromlardan biridir ve edinsel bir disfazi olarak tanımlanmasına karşın pek çok açıdan oldukça farklı doğada bir konuşma bozukluğudur.

Tedavide A. C. T. H (Adrenocor-ticotrophic) hormon tedavisi ve Karbamazepin yaygın olarak kullanılır. Dil bozukluklarına neden olan hasara karşı çocuk beyninin yanıtsız kalması ve telafi edici tüm mekanizmaları harekete geçirmemesi düşünülemez. Bu durum tedavi sürecine olumlu etki yapar. Ancak iyi gidişli, tamamen iyileştiği düşünülen olgularda bile daha incelikli testler yapıldığında dil yetisi ile ilgili bazı bozukluklar saptanmaktadır.