Çocuk, genellikle evlat anlamında da kullanılan çocuk tanımı, bebeklik ile ergenlik arasındaki insan evresi olarak tanımlanır. Bebeklikten sonra konuşma ve yürüme kabiliyetlerinin kazanıldıktan cinsel gelişimin ve eğilimin başladığı zaman aralığındaki insanlara çocuk denir. Dünya toplumlarında ve zamansal olarak çocuk tanımı görecelidir, toplumdan topluma değişiklik gösterir.
Birleşmiş Milletlere göre ise 0-18 yaş arasındaki tüm insanlar çocuktur.
- Yeni doğan dönemi: Doğumdan sonra 1 aylık süreç tamamlanınca
- Süt çocuğu dönemi: 2-24 ay arası
- Oyun çağı dönemi: 2-6 yaş arası
- Okul çağı dönemi: 6-11 yaş arası
- Ergenlik çağı dönemi: 11'den 18 yaşına kadar
Farklı Yönlerden Çocukluk
- Bilimsel olarak çocuk, bilim adamları çocukların büyümesinin ve gelişmesinin 18 yaşına gelene kadar büyük oranda tamamlandığını kabul eder. Bu yönden Birleşmiş Milletler'in 0-18 yaş arası insanları çocuk olarak kabul etmesini desteklerler.
- Anotomisel olarak çocuk, kendi cinsel farkındalığını tam olarak kavrayan çocukların ergenlik dönemine girmesiyle çocukluk dönemi sona erer.
- Askeri olarak çocuk, Cenevre Sözleşmesi Protokolleri'nde de açık olarak belirttiği üzere 15 yaşını dolduran çocuklar haberci, gözlemci veya gözcü olarak gönüllüğün esas alınmasıyla askerde görev alabilirler fakat kesinlikle doğrudan savaşa katılamazlar.
- Ekonomik olarak çocuk, bazı devletler 15-16 yaş altındaki çocukların çalışmasını kesinlikle yasaklamış, bazı devletler ise ağır işlerde çalıştırılmasını yasaklamak gibi çocuk işçilere çeşitli kıstaslar getirmiştir. Ülkeden ülkeye -ülkenim ekonomik şartlarına göre- bu kural değişiklik göstermiştir.
- Dini yönden çocuk, dönemden döneme, zamandan zamana ve toplumdan topluma değişiklik gösterebildiği gibi dinden dine de çocukluk tanımı değişik şekilde kabul etmiştir. Ergenlik dönemine giren çocuklar İslamiyet'te çocukluktan çıkmış kabul edilip bazı farzları yerine getirmesi gerekmektedir.
- Hukuk yönünden çocuk, genellikle 18 yaş altı çocuklar, çocuk mahkemelerinde yargılanıp 18 yaş üstü olanlara göre daha hafif cezalar veya birtakım farklı yaptırımlar uygulanır. Bazı ülkelerde ise ayrı bir çocuk mahkemesi bulunmayıp yetişkin bir insan gibi yargılanabilirler.
- Sosyolojik yönden çocuk, her kültürden kültüre bile değişiklik gösteren çocuk tanımı için genellikle görselliğe göre karar verilir. Özellikle kuzey ve batı toplumlarındaki çocukların yetiştirilme tarzı olarak daha erken olgunlaşıp hayata daha erken atıldıkları bilinmektedir. 21. Yy. 'da 20 yaşındaki insanlar bile daha ailesine bağlı yaşarken 15. Yy. 'da İstanbul'u fetheden Sultan Mehmet'in 21 yaşında olması çocukluğun dönemden döneme, toplumdan topluma farklı tanımlar yaptırılmasına neden olabilmektedir.
Modern Toplumda Çocuk
17. Yüzyıla kadar önemsiz bir geçiş dönemi olarak görülen çocukluk, yeni adet ve fikirlerin ortaya atılmasıyla, çocukluk farklı olarak algılanmaya ve görülmeye başlanmıştır. Çocuk-merkezciliğinin ortaya başlamasıyla 17. Yüzyıldan itibaren her aile kendi çocuklarının portresini evinde bulundurmaya başladı ve bundan sonra da çocuklukla alakalı tüm eski fikirler birer birer çökmeye, unutulmaya başlandı.
Kendini geçmişe, geleneklere ve bunlara saygı duymaya göre belirlemekten ziyade toplum artık kendini bir şeyler planlayıp bir şeyler bekleyebileceği, umut edebileceği geleceğe odaklamaya başladı. Bu odaklanmayla birlikte çocukların gelişim süreçleri ve eğitime verilen önem gittikçe artmaya başladı. Zamanla toplum, sürüp gitme ve kaderine boyun eğme inanışından kopmaya başladı.
İnsanlık kesin olarak tanıyamayacağı ve tanımlayamayacağı geleceği, kendisinin yapmak isteyip de gerçekleştiremediği şeyleri çocuğunun yapabilip kişinin kendi hayallerini gerçekleştirmesi için bir aracı olarak görmeye başladı. Bunun için de çocuk en iyi şekilde bilgi ve birikimle donatılmaya başlandı. Yan etkisi olarak da çocuklar, yetişkinlerin kaygı, endişelerini ve yoksunluklarını da yaşamaya başladılar.
Çağdaş çocuk tasarımı, maalesef ki belirsizliklerle doludur ve güçlükler çıkarır. Çocuk olmak eksiksiz bir birey olmamaya eşdeğer de olsa çocuğun dışa açılması ve eğitim alması gerekliliği bulunur. Yüzünü geçmişten ziyade geleceğe yönlendiren bir toplulukta çocuk, kendinin öğrenim alması açısından yeterli olmayacağını düşünerek yetişkinliğe en kısa sürede adım atmak ve yetişkinliği uygulamak zorunda hissedebilir. Çağdaş çocuk tanımının da belirsizlik ve ironilerle dolu olmasının en büyük sebebi de budur.